Atatürk ve Türkü Söyleyen Çoban

Herhangi bir filtre seçin ve sonuçları görmek için Uygula'ya tıklayın

Atatürk, Antalya’ya gidiyordu. O sırada İtalyan diktatörü Musolini abuk sabuk nutuklarında, Türkiye’yi de hedef alıyordu.
Yolda mola verildiği bir sırada, uzaktan bir türkü sesi Atatürk’ün ilgisini çekmişti. Etrafı aradılar, türküyü bir çoban söylüyordu. Çobanı getirmeleri için emir verdi, getirdiler. Çocuk yaşını henüz geçmiş genç çobana Atatürk:
— Türküyü sen mi söylüyorsun? diye sordu.
Çoban:
— Evet, deyince:
—Sesin çok güzel, okuman da fena değil. Burada da söyle de dinleyelim.
Genç çoban nazlanmadan, yadırgamadan başladı: “Demirciler demir döğer tunç olur.” türkü bitmişti. Atatürk ellerini çırptı, alkışladı ve yüksek sesle:
— Biis... biis, diye bağırdı.
Genç çoban bundan hiçbir şey anlamamıştı.
Atatürk izah etti:
— Biis demek, beğendik, bir daha söyle, tekrar et demektir.
Çoban türküyü tekrarladı. O zaman Atatürk, cebinden bir elli lira çıkardı çobana verdi. Çoban paraya baktı ve memnun bir tavırla:
— Biis... biis, diye bağırdı.
Atatürk, bu zeki hareket ve cevap karşısında o kadar memnun oldu ki bir elli liralık daha çıkarıp verdi ve yanındakilere:
— İmkân olsaydı da, Musolini şu sahneyi görseydi ve cevabı işitseydi, hangi millete nutuk söylediğini anlardı.

Anahtar Kelimeler: 

Benzer İçerikler

Rastgele Parça

Düşlerin parlayıp söndüğü yerde
Buluşmak seninle bir akşam üstü
Umarsız şarkılar dudağımda bir yarım ezgi
Sığınmak, gözlerine sığınmak bir akşam üstü

Gözlerin bir çığlık, bir yaralı haykırış
Gözlerin bu gece çok uzaktan geçen bir gemi

Bir orman bir gece kar altındayken
Çocuksu, uçarı koşmak seninle
Elini avcumda bulup yitirmek, yitirmek
Sığınmak, ellerine sığınmak bir gece vakti

Ellerin bir martı, telaşlı ve ürkek
Ellerin fırtınada çırpınan bir beyaz yelken

Bir kenti böylece bırakıp gitmek
İçinde bin kaygı, binbir soruyla
Bitmemiş bir şarkı dudağında bir yarım ezgi
Sığınmak, şarkılara sığınmak bir ömür boyu

Gözlerin bir çığlık, bir yaralı haykırış
Gözlerin bu gece çok uzaktan geçen bir gemi
Ellerin bir martı, telaşlı ve ürkek
Ellerin fırtınada çırpınan bir beyaz yelken