şu akkuşun gürgenleri yıkılmadı mı
yar üstüne yar severken sıkılmadın mı
şu karşıki tarlayı da kime kazdırdın
gönderdiğin mektupları kime yazdırdın
reşadiye önünden de akıyor ırmak
her yiğidin kârı değil sözünde durmak
ırmaklarım çağlıyor da çağlatma yarim
yetimlikten büyüdüm de ağlatma yarim
at belinden tabancayı dağlar inlesin
yat kolumun üstüne de canın dinlensin
üç aşağı beş yukarı salla mendilini
tanımadım kız ben seni tanıt kendini
içmem güzelim içmem de bir yudum içmem
dünya bana düşman olsa senden vazgeçmem
gelir misin gelmez misin ayva dibine
kemer olup sarılsam da ince beline
telgrafın tellerini arşınlamalı
yar üstüne yar seveni kurşunlamalı
geçemiyom geçeklerden geçek ver bana
gönlündeki çiçeklerden çiçek ver bana
gelemiyom yollarına yolların uzak
yolumuza kurmuşlar da demirden tuzak
Alçaklardan götüründe benim salımı
Kimselerde bilmesin garip halımı
Alçaklara karlar yağmış üşümedin mi
Kız sen bu işin sonunu düşünmedin mi